Güzellik Merkezlerinin Sorumluluğu
Güzellik merkezleri iştigal ettiği işin niteliği gereği kişiler üzerinde doğrudan işlem yaptığından bazı riskler doğmaktadır. Yapılan işlemler sonucunda yönetici ve çalışanların hukuki, idari ve cezai sorumluluğu doğabilir. Hukuki sorumluluk, sözleşmeden kaynaklanan borç ilişkisine dayalı tazminat yükümlülüğünün doğması anlamına gelir. Sözleşmenin mevcut olmadığı durumlarda ise haksız fiil sorumluluğu gündeme gelir. Cezai sorumluluk ise mağdurun zarar görmesi sonucunda şikayet hakkını kullanarak Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunması ile söz konusu olur. Bu makalede, hukuki ve cezai sorumluluk detaylarıyla ele alınacaktır.
- Hukuki Sorumluluk
Güzellik salonlarının yaptığı işin niteliği gereği çalışanların özen yükümlülüğü oldukça yüksektir. Özen yükümlülüğünün ihlali durumunda ortaya çıkan zararlardan hem işlemi yapan çalışan hem de yönetici müteselsilen sorumludur. Tazminat borcunun doğması; yapılan sözleşmeden kaynaklı olabileceği gibi haksız fiilden kaynaklı da doğabilir. Taraflar arasında mevcut olan bir sözleşmede edimin ifa edilmemesi, eksik veya yanlış ifa edilmesi veya sözleşmenin haksız feshedilmesi durumunda maddi ve manevi tazminat talebi doğar. Bu durumda Türk Borçlar Kanununun 112 vd maddeleri uygulanır. TBK’ nın 112. Maddesi;
“…Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür…” şeklindedir.
Madde metninden görüleceği üzere borcun yerine getirilmemesinin yanında gereği gibi yerine getirilmemesi de tazminat sorumluluğunun doğmasına yol açmaktadır. Buradan hareketle güzellik merkezlerinde yapılan sözleşme kapsamında her işlem sözleşmeden kaynaklanan borç kapsamında olup işlemin yapılmaması veya eksik/yanlış yapılması sonucunda tazminat sorumluluğu doğar. Hatta kişinin salona girmesi ile birlikte sözleşme görüşmelerinden kaynaklanan sorumluluk (culpa in contrahendo) gündeme gelir. Kişi sözleşme yapmasa ve işlem yaptırmasa dahi salon içerisinde başına gelen zararlardan güzellik merkezi yöneticileri sorumludur.
Güzellik merkezi ile yapılan sözleşmeleri genellikle tüketici işlemi niteliğindedir. Tüketici işlemleri için özel kanun hükümleri uygulanacağından 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Kanunda özellikle tüketici lehine yorum ilkesi benimsenmiştir. Tazminata ilişkin Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.
- Cezai Sorumluluk
Güzellik merkezleri ile ilgili olarak yetkisiz hekimlik, dolandırıcılık, yaralama suçları en çok gündeme gelen suçlardır. İş yerlerinde yaşanan iş kazaları gibi güzellik salonlarında da müşterilere yapılan işlemler sonucunda meydana gelen kazalar sonucunda taksirli suçlar meydana gelir. Taksir, objektif özen yükümlülüğü bulunan bir kimsenin gereken bu özeni göstermemesi sonucunda öngöremediği neticenin gerçekleşmesidir. Objektif özen yükümlülüğü; aynı durumda bulunan bir kimseden beklenen özenin somut olaydaki failin gösterip göstermediğinin incelenmesi sonucunda ortaya çıkar. Bunun için bir bilirkişi atanarak yaptığı detaylı incelemeleri mahkemeye sunması ve olayı aydınlatması beklenir. Bilirkişi raporu doğrultusunda soruşturmanın akıbeti belli olur.
Güzellik merkezlerinde işlem sırasında beklenmeyen bir durumun gerçekleşmesi ile veya işlem sonrası olağan dışı sonuçların doğması ile taksirle yaralama suçunun unsurları doğabilir. Taksirle yaralama suçunun unsurları;
- Fiilin taksirle işlenebilen bir fiil olması,
- Hareketin iradi olması,
- Sonucun fail tarafından istenmemesi,
- Hareket ile sonuç arasında nedensellik bağının bulunması,
- Sonucun öngörülebilir olmasına rağmen fail tarafından öngörülmemiş olması şeklindedir.
Taksirli suçlara sebebiyet veren eylemlerin ayrıca nitelikli hallerden birine yol açması durumunda cezada artırım uygulanır. Bu nitelikli hallerden en bilineni, yüzde sabit iz bırakacak nitelikte yaralanmanın meydana gelmesidir. Bu sebeple uygulanacak işlemlerde özen yükümlülüğüne uygun davranılması, gerekli denetimlerin yapılması, çalışanların yetki belge ve kontrollerinin yapılması gerekli özenin gösterildiğinin ispatı için mühimdir.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 30.05.2019 T., 2017/10434 Esas, 2019/6925 Karar Sayılı İlamı;
"....Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Olay tarihinde Binkonutlar Tıp Merkezi"nde güzellik uzmanı olan sanık ...’e katılanın lazer epilasyon yaptırdığı, lazer işlemi sonrası vücudunda basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yanıklar oluştuğu olayda; mağdura uygulanan lazer yöntemi ve uygulanan doz miktarı hakkında dosya içerisinde bir bilgiye rastlanılmadığından; öncelikle uygulanan yöntem ve doz miktarının uygun olup olmadığı ile olay tarihindeki “Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik” hükümleri kapsamında, sanığın lazer epilasyonu uygulama yetkisinin olup olmadığı ile sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini yerine eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi...." şeklindedir.
Yargıtay Kararından da görüleceği üzere özen yükümlülüğünün yerine getirildiğinin ispatı için işlem yapan çalışanların yetki belgesinin bulunması önem arz eder.

